Quantcast
Channel: Sinema bir mucizedir...
Viewing all 348 articles
Browse latest View live

Creed: Efsanenin Doğuşu 8 Ocak’ta sinemalarda

$
0
0

ADONIS
Tüm hayatım boyunca dövüştüm.
Başka seçeneğim yok.

ROCKY
Her zaman bir seçenek söz konusudur.

Metro-Goldwyn-Mayer Pictures, Warner Bros. Pictures ve New Line Cinema, ödüllü sinemacı Ryan Coogler imzalı “Creed/Creed: Efsanenin Doğuşu”nu sunar. Film Coogler’ı “Fruitvale Station”daki başrol oyuncusu Michael B. Jordan’la yeniden bir araya getiriyor. “Rocky” hikayesinde yeni bir sayfa olan “Creed/Creed: Efsanenin Doğuşu”nda Jordan, Apollo Creed’in oğlunu, Oscar adayı Sylvester Stallone ise kendisinin ikonlaşmış rolü Rocky’yi canlandırıyor.
Adonis Johnson (Jordan) henüz kendisi doğmadan önce ölen Dünya Ağırsıklet Boks Şampiyonu ünlü babasını hiç tanımamıştır. Yine de, kanında boks olduğuna hiç şüphe yoktur. Bu yüzden, Apollo Creed’in yeni ama sağlam bir boksör olan Rocky Balboa ile efsanevi maçını yaptığı yere, Philadelphia’ya gider.

Adonis, Kardeş Sevgisi Şehri’ne vardığında, Rocky’yi (Stallone) bulur ve kendisinden antrenörü olmasını ister. Rocky dövüş oyununa sonsuza dek veda etmiş olduğunu ısrarla söylese de, en yakın dostu olan müthiş rakibi Apollo’da gördüğü gücün ve kararlılığın aynısını oğlu Adonis’te de görür. Adonis’i çalıştırmayı kabul eden eski şampiyon bir yandan genç boksörü eğitirken, bir yandan da ringde hiç karşılaşmadığı kadar ölümcül bir rakiple mücadele etmektedir.

Köşesine Rocky’yi alan Adonis’in unvan mücadelesi şansı bulması uzun sürmez… ama acaba ringe çıkmak için gerçek bir dövüşçünün dürtüsüne ve yüreğine zamanında ulaşabilecek midir?

“Creed/Creed: Efsanenin Doğuşu”nda rol alan diğer oyuncular şöyle: Adonis’le yakınlaşan şarkıcı-besteci Bianca rolünde Tessa Thompson (“Selma”, “Dear White People”); Apollo’nun dul eşi Mary Anne Creed rolünde Phylicia Rashad (Lifetime dizisinin “Steel Magnolias”ı); ve boks şampiyonu “Pretty” Ricky Conlan rolünde üç kez ABA Ağırsıklet Boks Şampiyonu, profesyonel İngiliz boksör Anthony Bellew.


Ryan Coogler hikayesini kendi yazdığı filmi Aaron Covington’la birlikte kaleme aldığı senaryo doğrultusunda yönetti. Filmin yapımcılığını Irwin Winkler, Robert Chartoff, Charles Winkler, William Chartoff, David Winkler, Kevin King-Templeton ve Sylvester Stallone; yönetici yapımcılığını ise Nicolas Stern gerçekleştirdi.

Coogler’a kamera arkası ekibi; görüntü yönetiminde Maryse Alberti (“The Wrestler”), kostüm tasarımında Emma Potter (“Song One”) ve Antoinette Messam’ın yanı sıra (“Orphan”), “Fruitvale Station”da birlikte çalıştığı kurgu ustaları Michael P. Shawver ve Claudia Castello, yapım tasarımcısı Hannah Beachler ve besteci Ludwig Goransson’dan oluşuyor.
“Creed/Creed: Efsanenin Doğuşu” Ryan Coogler’ın ikinci sinema filmi. Coogler, 2012’de, Sundance Senarist Enstitüsü Laboratuarı’na kabul edildiğinde Time Warner Vakfı Üyesi seçildi. “Creed/Creed: Efsanenin Doğuşu”nun dağıtımını Warner Bros. Pictures gerçekleştireceği için, kendisi artık Time Warner ailesinin tam anlamıyla üyesi oldu.

Metro-Goldwyn-Mayer Pictures ve Warner Bros. Pictures; New Line Cinema işbirliğiyle bir Chartoff Winkler yapımı olan “Creed/Creed: Efsanenin Doğuşu”nu sunar. Filmin dünya çapındaki dağıtımını bir Warner Bros. Entertainment kuruluşu olan Warner Bros. Pictures, seçili uluslararası bölgeler ve tüm televizyonlar için dağıtımını ise MGM gerçekleştirecek.

Kadıköy’de Film Günleri

$
0
0


Kadıköy Belediyesi Kültür merkezleri 2016 yılını gösterimleri ile karşılıyor. Tiyatro, konser, sergi, gibi Anadolu yakasının bir çok etkinliğine ev sahipliği yapan Kadıköy Belediyesi Kültür Merkezlerinde artık film gösterimleri de yapılmaya başlandı.
Ocak ayın yılın ilk günlerinde Yeldeğirmeni Sanat’ta Alman sinemasının yeni filmleri izleyici buluşacak. Barış Manço Kültür Merkezi’nde ise kısa film günleri devam ediyor.
Yeldegirmeni Sanat ve Goethe-Institut işbirliğinde 4 Ocak’ta başlayacak film günleri Ocak ayı boyunca her pazartesi 19:30’da seyirci ile buluşacak.
Alman sinemasının en iyi örneklerinin izleyici ile buluşacağı filmler şöyle:
04 Ocak 2016 Pazartesi Saat 19:30
Storm /Fırtına
Yönetmen: Hans-Christian Schmid

11 Ocak 2016 Pazartesi Saat 19:30
Adopted / Afrikalı Ailem
Yönetmen: Gudrun F. Widlok & Rouven Rech, Renkli, 87',  2010

18 Ocak 2016 Pazartesi Saat 19:30
Hotel Lux
Yönetmen: Leander Haussmann, Almanya 2012, 110 dk.

25 Ocak 2016 Pazartesi Saat 19:30
FINSTERWORLD / Karanlık Dünya
Yönetmen /Regie: Frauke Finsterwalder

BARIŞ MANÇO KÜLTÜR MERKEZİ’NDE KISA FİLMLER

Barış Manço Kültür Merkezinde ise İFSAK işbirliği ile başlayan kısa film günleri her Salı saat 20:00’de izleyicisi ile buluşmaya devam ediyor.
Ocak ayında Barış Manço Kültür Merkezi’nde gösterilecek kısa filmler ise şöyle:
05/01/2016 20:00
Baba
Soner Sert
Bulantı
Fatih Çalışkan
Clean
Şevket Onur cihan
İsimsiz Çocuklar
Süleyman Karaaslan
Kovan
Duygu Nazlı Akova
Mükemmel Bir Gün
Oğuz Kaya


12-01-2016 20:00

Kar Taneleri
Mehmet Ali Baran
Madun
Rohat Türk
Melek
Mert Dikmen
Nar Zamanı
Cevahir Çokbilir
S.O.S.
Ufuk Erden
19-01-2016 20:00

Roya
Alper Akdeniz
Saç
Ümit Tayam
Şafak Vakti
Pınar Yorgancıoğlu
Altın Kızlar
Said Tuğcu-Sıla Özsoy


26-01-2016 20.00

Ukde
Mehmet Gülkanat
Zamanın Çarkı
Kağan Kerimoğlu
Baba
Cenkay Kılıç
Merdivenler
Buğra Uğur Sofu-Serdar Çoltuk
Nötr
Güney Eker
  1. KISA FİLM KOLEKTİFİ 16-17 OCAK’TA KADIKÖY’DE
Ocak ayında Barış Manço Kültür Merkezinde gerçekleşecek bir başka etkinlikte yıl içinde çeşitli festivallerde gösterilen kısa filmleri kaçıranlar için
16-17 Ocak tarihlerinde Kadıköy Barış Manço Kültür Merkezi'nde düzenlenecek olan "1. Kısa Film Kolektifi" organizasyonu tüm kısa filmleri izleyicilerle ücretsiz buluşturacak.

73. Altın Küre ödülleri sahiplerini buldu

$
0
0




En İyi Film (Drama)
  • The Revenant
En İyi Film (Müzikal/Komedi)
  • The Martian
En İyi Yönetmen
  • Alejandro Gonzalez Inarritu | The Revenant
En İyi Erkek Oyuncu (Drama)
  • Leonardo DiCaprio | The Revenant
En İyi Kadın Oyuncu (Drama)
  • Brie Larson | Room
En İyi Erkek Oyuncu (Komedi/Müzikal)
  • Matt Damon | The Martian
En İyi Kadın Oyuncu (Komedi/Müzikal)
  • Jennifer Lawrence | Joy
En İyi Yardımcı Erkek Oyuncu
  • Sylvester Stallone | Creed
En İyi Yardımcı Kadın Oyuncu
  • Kate Winslet | Steve Jobs
En İyi Senaryo
  • Steve Jobs | Aaron Sorkin
En İyi Özgün Müzik
  • The Hateful Eight | Ennio Morricone
En İyi Özgün Şarkı
  • Writing’s On the Wall | Spectre
En İyi Animasyon
  • Inside Out
En İyi Yabancı Film
  • Son of Saul

TV

En İyi Dizi (Drama)
  • Mr. Robot
En İyi Dizi (Komedi)
  • Mozart in the Jungle
En İyi TV Filmi/Mini Dizi
  • Wolf Hall
En İyi Erkek Oyuncu (Drama)
  • Jon Hamm | Mad Men 

En İyi Kadın Oyuncu (Drama)
  • Taraji P. Henson | Empire
En İyi Erkek Oyuncu (Komedi)
  • Gael Garcia Bernal | Mozart in the Jungle
En İyi Kadın Oyuncu (Komedi)
  • Rachel Bloom | Crazy Ex-Girlfriend
En İyi Erkek Oyuncu (Mini Dizi/TV Filmi)
  • Oscar Isaac | Show Me a Hero
En İyi Kadın Oyuncu (Mini Dizi/TV Filmi)
  • Lady Gaga | American Horror Story: Hotel
En İyi Yardımcı Erkek Oyuncu
  • Christian Slater | Mr. Robot
En İyi Yardımcı Kadın Oyuncu
  • Maura Tierney | The Affair

5. Pembe Hayat Kuirfest izleyiciyle buluşuyor

$
0
0
Türkiye’nin ilk kuir festivali Pembe Hayat KuirFest 17-24 Kasım tarihleri arasında Ankara’da gerçekleştirildi. Amerika’dan Kanada’ya, İsveç’ten Hollanda’ya, 15 ülkeden 50’ye yakın LGBT temalı film ilk kez Ankaralı sinemaseverlerin karşısına çıktı.
Pembe Hayat Lezbiyen, Gey, Biseksüel, Travesti ve Transeksüel (LGBTT) Dayanışma Derneği’nin düzenlediği festival, LGBTİ bireylere yönelik ayrımcılığa ve şiddete dikkat çekerken Türkiye’de kuir teorinin ve sanatın konuşulmasına, tartışılmasına olanak yaratacak.
LGBT hakları mücadelesine sanat aracılığıyla ifade alanları yaratmayı amaçlayan Pembe Hayat KuirFest, sinemadan edebiyata, müzikten videoya pek çok farklı türü buluşturacak ve Türkiye ve dünyadan kuir sanatçıları bir araya getirecek.



5. PEMBE HAYAT KUİRFEST PROGRAMI

2016 Oscar Adayları Açıklandı

$
0
0


En İyi Film
  • Büyük Açık (The Big Short)
  • Casusler Köprüsü (Bridge of Spies)
  • Brooklyn
  • Mad Max: Öfkeli Yollar (Mad Max: Fury Road)
  • Marslı (The Martian) 
  • Diriliş (The Revenant)
  • Gizli Dünya (Room)
  • Spotlight
En iyi yönetmen
  • Adam Mckay - Büyük Açık (The Big Short)
  • George Miller - Mad Max: Öfkeli Yollar (Mad Max: Fury Road)
  • Alejandro G Inarritu - Diriliş (The Revenant)
  • Lenny Abrahamson - Gizli Dünya (Room)
  • Tom McCarthy – Spotlight
En iyi erkek oyuncu
  • Bryan Cranston – Trumbo
  • Matt Damon - Marslı (The Martian)
  • Leonardo DiCaprio - Diriliş (The Revenant)
  • Michael Fassbender - Steve Jobs
  • Eddie Redmayne - Danimarkalı Kız (The Danish Girl)
En iyi kadın oyuncu
  • Cate Blanchett - Carol 
  • Brie Larson - Gizli Dünya (Room)
  • Jennifer Lawrence – Joy
  • Charlotte Rampling - 45 Yıl (45 Years)
  • Saoirse Ronan - Brooklyn

En iyi yardımcı erkek oyuncu
  • Christian Bale, Büyük Açık (The Big Short)
  • Tom Hardy, Diriliş (The Revenant)
  • Mark Ruffalo, Spotlight
  • Mark Rylance, Casuslar Köprüsü (The Bridge of Spies)
  • Sylvester Stallone, Creed
En iyi yardımcı kadın oyuncu
  • Jennifer Jason Leigh - The Hateful Eight
  • Rooney Mara - Carol
  • Rachel McAdams - Spotlight
  • Alicia Vikander - The Danish Girl
  • Kate Winslet - Steve Jobs

En iyi yabancı dilde film
  • Embrace of the Serpant
  • Mustang
  • Son of Saul
  • Theeb
  • A War

En iyi görsel efekt
  • Ex Machina 
  • Mad Max: Öfkeli Yollar (Mad Max: Fury Road)
  • Marslı (The Martian)
  • Diriliş (The Revenant)
  • Yıldız Savaşları: Güç Uyanıyor (Star Wars: The Force Awakens)
En iyi orijinal senaryo
  • Casusler Köprüsü (Bridge of Spies)
  • Ex Machina
  • Ters Yüz (Inside Out)
  • Spotlight
  • Straight Outta Compton
En iyi uyarlama senaryo
  • Büyük Açık (The Big Short)
  • Brooklyn
  • Carol
  • Marslı (The Martian)
  • Gizli Dünya (Room)
En iyi kurgu
  • Büyük Açık (The Big Short)
  • Mad Max: Öfkeli Yollar (Mad Max: Fury Road)
  • Diriliş (The Revenant)
  • Yıldız Savaşları: Güç Uyanıyor (Star Wars: The Force Awakens)
  • Spotlight
En iyi animasyon
  • Anomalisa
  • Boy and the World
  • Ters Yüz (Inside Out)
  • Shawn the Sheep Movie
  • When Marley Was There
En iyi görüntü
  • Carol
  • The Hateful Eight
  • Mad Max: Öfkeli Yollar (Mad Max: Fury Road) 
  • Diriliş (The Revenant)
  • Sicario
En iyi müzik
  • Mad Max: Öfkeli Yollar (Mad Max: Fury Road)
  • Marslı (The Martian)
  • Diriliş (The Revenant)
  • Sicario
  • Yıldız Savaşları: Güç Uyanıyor (Star Wars: The Force Awakens)

En iyi orijinal şarkı
  • Earned It - Grinin Elli Tonu (50 Shades of Grey)
  • Til It Happens To You - The Hunting Ground
  • Writings On The Wall – Spectre
  • Manta Ray - Racing Extinction
  • Simple Song 3 – Youth

En iyi belgesel
  • Amy
  • Cartel Land
  • The Look of Silence
  • What Happened Miss Simone?
En iyi kostüm
  • Carol
  • Cinderella
  • Danimarkalı Kız (The Danish Girl)
  • Mad Max: Öfkeli Yollar (Mad Max: Fury Road)
  • Diriliş (The Revenant)
En iyi ses kurgusu
  • Mad Max: Öfkeli Yollar (Mad Max: Fury Road)
  • Marslı (The Martian)
  • Diriliş (The Revenant)
  • Sicario
  • Yıldız Savaşları: Güç Uyanıyor (Star Wars: The Force Awakens)
En iyi Ses miksajı
  • Casusler Köprüsü (Bridge of Spies)
  • Mad Max: Öfkeli Yollar (Mad Max: Fury Road)
  • Marslı (The Martian)
  • Diriliş (The Revenant)
  • Yıldız Savaşları: Güç Uyanıyor (Star Wars: The Force Awakens)

En iyi kısa belgesel
  • Body Team 12
  • Chau Beyond the Lines
  • Claude Lanzmann
  • A Girl in the River
  • Last Day of Freedom

En iyi makyaj
  • Mad Max: Öfkeli Yollar (Mad Max: Fury Road)
  • The 100-year-old Man Who Climbed Out of the Window and Diasappeared
  • Diriliş (The Revenant)
En iyi kısa film
  • Ava Maria
  • Day One
  • Everything Will Be Okay
  • Shok
  • Stutterer
En iyi kısa animasyon
  • Bear Story
  • Prologue
  • Sanjay’s Superteam
  • World of Tomorrow
En iyi yapım tasarımı
  • Casusler Köprüsü (Bridge of Spies)
  • Danimarkalı Kız (The Danish Girl)
  • Mad Max: Öfkeli Yollar (Mad Max: Fury Road)
  • Marslı (The Martian)
  • Diriliş (The Revenant)

Barış için sinemacılar akademisyenlerin yanında

$
0
0
Bizler Türkiyeli sinemacılar olarak,
Barış İçin Akademisyenler İnisiyatifi'nin, 11 Ocak 2016 tarihinde hükümete yaptığı barış ve müzakare çağrısına destek veriyoruz.
Düşünce ve ifade özgürlüğünün engellenmesini reddediyoruz.
Eşitlik ve barışın yanındayız.
Yaşam hakkının yanındayız.
Özgür düşüncenin ve sanatın yanındayız.
Ama'sız fakat'sız eğer'siz: "Bu suça ortak olmayacağız!"
Barış İçin Akademisyenler İnisiyatifi'nin, yanındayız.
Barış İçin Sinemacılar
Abbas BozkurtSinema yazarı Koray KesikGörüntü Yönetmeni
Ada Ayşe İmamoğluBelgesel Sinemacı Korkut AkınYönetmen
Ahmet Bülent AcarYönetmen Kudret GüneşYönetmen
Ahmet Haluk ÜnalSenarist / Yönetmen Kutay SandıkçıOyuncu
Ahmet Kenan BilgiçMüzisyen Levent ÇelebiKurgucu
Ahu ÖztürkYönetmen M. Özgür CandanYönetmen
Akın GüngörYardımcı Yönetmen Macide ErkılavuzYardımcı Yönetmen
Alaattin ÖzgülSanat Asistanı Mehmed Onur ÖzkökSenarist
Ali AyyıldızYardımcı Yönetmen Mehmet Aydın Senarist / Yönetmen
Ali Deniz ŞensözSinema yazarı Mehmet EryılmazYönetmen
Ali KocaSinema yazarı Mehmet Y. ZenginGörüntü Yönetmeni
Ali ŞahinSanat Yönetmeni Mehtap DoğanBelgesel Sinemacı
Ali Tolga Karayılan  Mehtap KöroğluYönetmen
Aliye UçarYönetmen Melek ÖzmanYönetmen
Alper EraydınSanat Asistanı Melek Ulagay Taylan Yönetmen 
Alper TurgutSinema yazarı Melih BiçerYardımcı Yönetmen
Altay ÖzbekOyuncu Melih SarıgölSes Mühendisi
Anna Maria AslanoğluYapımcı Melik Uslu Kamera Asistanı
Aram DildarOyuncu Melike PalakKostüm Asistanı
Arda SarıgünYardımcı Yönetmen Melike ParlakKostüm Tasarımcısı
Arif SeletliSanat Asistanı Melis BirderBelgesel Sinemacı
Asiye DinçsoyOyuncu Melisa ÖnelYönetmen
Aslı DaldalSinema yazarı Memik HoruzYönetmen
Aslı ErtürkBelgesel Sinemacı Meral AktanSanat Yönetmeni
Aslı Kaygusuz EmekYardımcı Yönetmen Meriç DemiraySenarist
Aslıhan TürelSanat Yönetmeni Meriç OzanYönetmen
Attila ÖzdemiroğluMüzisyen Mert Ali TilkalBoom Operatörü
Ayça KobanbayFotoğrafçı Merve DebreliYardımcı Yönetmen
Ayda Özlü Çevik  Merve KayanYönetmen
Aydın ŞanlıSenarist Merve Öner KösemYönetmen / Yapımcı
Aydın YeşilyurtSenarist Meryem Gültabak Senarist
Ayhan SonyürekYönetmen Meryem YavuzGörüntü Yönetmeni
Ayla KanburSinema yazarı Metin AvdaçYönetmen
Aynur ÖzbakırBelgesel Sinemacı Metin GönenSinema yazarı
Aysim TürkmenYönetmen / Yapımcı Metin YeğinBelgesel Sinemacı
Ayşe AbayoğluSanat Yönetmeni Mihriban SezenYönetmen
Ayşe Ayben Altun YarbaşıYönetmen Mihriban TanıkBelgesel Sinemacı
Ayşe BengiSenarist Mizgin Müjde ArslanYönetmen
Ayşe ÇetinbaşYapımcı Murat AymanYönetmen
Ayşen Günsu TekerSenarist Murat DüzgünoğluYönetmen
Ayşin AkbulutSenarist Murat KayaSenarist
Aytunç Akad Belgesel Sinemacı Murat KocamanYönetmen
Azra Deniz OkyayYönetmen Murat KutlarSinema Emekçisi
Bahriye Kabadayı DalYönetmen Murat MusluOyuncu
Bakış NiherinSenarist Murat ÖzerSinema yazarı
Banu BozdemirSinema Yazarı Murat SaraçoğluYönetmen
Baran UğurluSanat Yönetmeni Murat TırpanSinema yazarı
Barış ErdoğanSenarist Mustafa Deniz ÜstünerKurgucu
Barış İlkerSenarist Mustafa Emin BüyükcoşkunYardımcı Yönetmen
Başak YoldanYardımcı Yönetmen Mustafa SöylemezSanat Asistanı
Belma BaşYönetmen Mustafa ÜnlüYönetmen
Benan BafYapımcı Müge TuranSinema yazarı
Berivan BaşdaşSanat Asistanı Mügen TerzioğluAkademisyen/Yönetmen
Berke BaşYönetmen Nadir ÖperliYapımcı
Berke GölSinema Yazarı Nadir SarıbacakOyuncu
Beyza BoyacıoğluBelgesel Sinemacı Nagehan GüvenYardımcı Yönetmen
Bilal BabaoğluYönetmen / Senarist Nagehan UskanSinema Yazarı
Bilal BulutOyuncu Nalan SakızlıYönetmen / Yapımcı
Bilen Sevda KönenYardımcı Yönetmen Nazlı Elif DurluYönetmen / Senarist
Bilge Elif ÖzköseYapımcı Nebil SayınOyuncu
Bilge TaşFestivalci Necati SönmezBelgesel Sinemacı / Sinema yazarı
Bingöl ElmasYönetmen Necla AlganSinema yazarı
Birol ElginözSenarist Nedim Hazar Bora Yönetmen
Buket AydınYönetmen Nefes PolatYardımcı Yapımcı
Burak AcarSanat Nejla DemirciYönetmen
Burak KolcuYönetmen Neslihan EyüpoğluSenarist / Yapımcı
Burcu AykarYönetmen Neşe ŞenSenarist
Bülent YarbaşıYapımcı Nevruzhan OrhonYönetmen
Cahit BiniciYapımcı Nezahat GündoğanYönetmen
Can KılcıoğluYönetmen Nezihe AteşSanat Yönetmeni Asistanı
Can Merdan DoğanSenarist Nihan KatipoğluFestivalci
Cem BaşeskioğluYönetmen / Senarist Nihan KüçükuralSenarist
Cem GörgeçSenarist Nihat ErdemSenarist
Cem ÖztüfekçiYönetmen Nil PerçinlerFestivalci
Cemal ŞanYönetmen Nilay BölükbaşınYönetmen Yardımcısı
Cemre GülçiçekSanat Asistanı Nilüfer YarbaşBelgesel Sinemacı
Cenk BoğaturSenarist Nimet ErdemSenarist
Cenk ÖrtülüBelgesel Sinemacı Nur Araboğa KıymaçSenarist
Ceren ŞakarSanat Yönetmeni AsistanıNurdan ArcaYönetmen
Ceyda AşarSinema Yazarı Nurhan ÖzenenOyuncu
Ceyda YüceerSanat Asistanı Okan ArpaçSinema yazarı
Ceylan ÖzçelikSinema yazarı Oktay İnceGörüntü Yönetmeni
Cihan Aslı FilizYapımcı Onur MetinBelgeselci
Çağdaş GünerbüyükSinema yazarı Onur UzunSanat Asistanı
Çayan DemirelYönetmen Onur ÜnlüYönetmen
Çiçek KahramanKurgucu Onur YılmazSanat Asistanı
Çiğdem MaterYapımcı Orkun ÜnlüYapımcı
Çiğdem UzundağMakyöz Osman BayraktaroğluKurgucu
Çiğdem VitrinelYönetmen Osman Çelikay Sanat Yönetmeni
Deniz BüyükkırlıSenarist Osman ÖzcanSanat Yönetmeni / Yapımcı
Deniz Göktürk KobanabaySanat Yönetmeni Ozan Çağlar 
Deniz KoçakYönetmen Ozan ÇakırYönetmen / Senarist
Deniz Madanoğlu Senarist Ozan TurgutYönetmen
Deniz SalOyuncu Ömer AslanSet Fotoğrafçısı
Deniz TürkaliOyuncu Ömer AybarSanat Asistanı
Derem ÇıraySenarist Ömer LeventoğluYönetmen
Dersu Yavuz AltunYönetmen Ömer TuncerBelgesel Sinemacı
Derviş ÖzerYönetmen Önder İnceYönetmen
Derya DerinSenarist Önder Özdemirİşçi Filmleri Festivali Koordinatörü
Devrim AkkayaYönetmen Övgü GökçeSinema yazarı
Didem AyberkinSenarist Özcan AlperYönetmen
Didem ŞahinYönetmen Özcan VardarKurgucu
Dilan DibekSanat Asistanı Özer İnalYardımcı Yönetmen
Dilan KayaYönetmen Özge AkkoyunluYönetmen
Dilde MahalliYapımcı Özge ÖzgünerBelgesel Sinemacı
Dilek Gökçin Yönetmen Özgün ÖztürkSanat Asistanı
Duygu EruçmanBelgesel Sinemacı Özgür AğaoğluSenarist
Duygu PolatDağıtımcı Özgür DoğanYönetmen
Ebru ŞeremetliBelgesel Sinemacı Özgür Emre YıldırımOyuncu
Ebubekir ÇetinkayaYönetmen Özkan KüçükYönetmen
Elif ErgezenYönetmen Özkan MahoSenarist
Elif RefiğYönetmen Özkan YılmazYapımcı
Elvan PektaşSenarist Özlem GünhanYardımcı Yönetmen
Emel ÇelebiYönetmen Özlem SarıyıldızYönetmen
Emin DoğanGörüntü Yönetmeni Özlem TuranYapımcı
Emine AlganSenarist Pelin EsmerYönetmen
Emine Emel BalcıYönetmen Peri JohnsonSenarist
Emine YıldırımYapımcı / Senarist Perihan AslanYapımcı
Emre CanpolatOyuncu Pınar Kula ÇeteSanat Asistanı
Emre UzundağDağıtımcı Pınar Uysal Senarist
Emre YeksanYönetmen Ramin MatinYönetmen
Emre YetimOyuncu Rasim DoğanSenarist
Ender YeşildağYönetmen Rena Lusin BitmezYönetmen
Engin ErtanSinema yazarı Reyan TuviYönetmen
Engin SavurganSanat Asistanı Rıza KıraçYönetmen
Enis Köstepen Yapımcı Rojda AkbayırYönetmen
Enis Rıza SakızlıYönetmen Ruges KırıcıOyuncu
Erdal EksertYönetmen Ruhi KaradağYönetmen / Yapımcı
Erdal Rahmi HanayYönetmen Sabri KuşkonmazSenarist
Erdem Murat ÇeliklerYönetmen Sait KulenOyuncu
Eren VurmazYardımcı Yönetmen Savaş GüvezneYönetmen 
Erhan AlabaşSanat yönetmeni Seda YılmazKostüm Tasarımcısı
Erhan ArıkBelgesel Sinemacı Sedat YılmazYönetmen
Erol MintaşYönetmen Selcan ÖzgürSenarist
Ertuğrul MavioğluYönetmen Selen UçerOyuncu
Esin Akgül GüneşBelgesel Sinemacı Selim YıldırımYapım Sorumlusu
Esin KüçüktepepınarSinema Yazarı Selin SevinçSinema yazarı
Esin TepeBelgesel SinemacıSemih DindarYönetmen
Evrim KayaSinema yazarı Senem AytaçSinema yazarı
Eylem ŞenBelgesel Sinemacı Senem ErdineSinema yazarı
Eyüp Zana EkinciKurgucu Seray GençSinema yazarı
Ezel AkayYönetmen Serdar KökçeoğluSinema yazarı
Ezgi ÖzcanSenarist Seren YüceYönetmen
Faruk IşıkOyuncu Serhat KaraaslanYönetmen
Faruk İnanOyuncu Serkan AcarYönetmen / Yapımcı
Faruk KaraçaySenarist Serpil GülerYapımcı / Yönetmen
Fatih DönmezOyuncu Serra YılmazOyuncu
Fatih PınarBelgesel Sinemacı Sevgi SaygıSenarist
Ferat AyebeYönetmen Sevgi TürkmenBelgesel Sinemacı
Ferdi AlabogaYapım Koordinatörü Sevil DemirciYapımcı
Ferzan ÖzyaşarYapımcı Sezgin TürkYönetmen
Feyyaz DumanOyuncu Sibel TekinYönetmen
Feza DoğruSenarist Sidar İnan ErçelikYönetmen
Fırat ÇelikOyuncu Sinan BiçiciSenarist
Fırat ÇeteSanat Yönetmeni Sinan YıldızYönetmen
Fırat YücelSinema Yazarı Sinan YusufoğluSinema Yazarı
Fikret Bekler Senarist Sinem SakaoğluYönetmen
Fulya Emek TanrıkuluSenarist Somnur VardarYönetmen
Funda AlpYapımcı Suat EroğluSenarist / Yönetmen
Gamze YamanYapım Asistanı Süleyman Karaaslan 
Garip ÇelikYönetmen Ş. Ceren Ülgen Dağıtımcı
Gaye BoralıoğluSenarist Şaduman KızıldereKostüm Tasarımcısı
Gökçe Işıl TunaYapımcı Şahika ÇakırcaSenarist
Gökçe İnceBelgesel Sinemacı Şamil ErdemliKamera Asistanı
Gökhan YalçınkayaYönetmen Şehmus Fırat ÇeteSanat Yönetmeni
Göktuğ ÖzgülYönetmen Şenay AydemirSinema yazarı
Görkem CanbolatSanat Yönetmeni AsistanıŞenol GülbudakYapımcı
Gurbet ErbulanDağıtımcı / Yapımcı Şevket Süha TezelOyuncu
Gül Abus SemerciSenarist Tansu Gülsüm ÖzSenarist
Gül BüyükbeşeBelgesel Sinemacı Tebessüm TatarSanat Asistanı
Gülcan KeltekYönetmen Tolga KaraçelikYönetmen
Gülen GülerYapımcı Tuba Sökmen GülmezCasting Yönetmeni
Gülengül Altıntaş Sinema Yazarı Tunç ErenkuşYönetmen
Güliz SağlamYönetmen Tülin ErarslanYönetmen
Gülsüm ÖzSenarist Türkân NoğayYönetmen
Gürşat ÖzdamarYönetmen Türküler ÖzgülSenarist
Hakan AytekinYönetmen Ufuk DemirbilekReji Koordinasyon
Hale İşseverSanat Yönetmeni Uygar ŞirinSenarist
Hande ÇayırOyuncu Ümit KıvançYönetmen
Hande SakaryaKurgucu Ümit KonukSanat Yönetmeni Asistanı
Hande YılmazYapım Asistanı Vecdi SayarSinema Yazarı
Harika Uygur ÜlküCasting Yönetmeni Vedat ÖzdemirGörüntü Yönetmeni
Hasan CömertSinema Yazarı Veysel ÇınarbaşSanat Yönetmeni Asistanı
Hasan ÖzsoySenarist Volkan SümbülSenarist
Hazal DelikurtKostüm Asistanı Volkan YosunluOyuncu
Hilmi EtikanYönetmen Vural ÇavuşoğluYönetmen
Hülya GürsoyYapımcı Vuslat SaraçoğluYönetmen
Hüseyin BeyazSanat Yönetmeni AsistanıXılas UlucanKamera Asistanı
Hüseyin KarabeyYönetmen Yakup Tekintangaç Yönetmen
Hüseyin KuzuSenarist Yamaç OkurYapımcı
Hüseyin Mazlum KaramanGörüntü Yönetmeni Yasemin AkıncıYönetmen
Hüsnü ÖzçetinSenarist Yasin Ali TürkeriYönetmen
Irmak KarasuYönetmen Yasin GünbeyiSanat Asistanı
İlham BakırSenarist / Yönetmen Yeliz UsluKostüm Sorumlusu
İlhan İzgiSinema Yazarı Yeşim BurulSinema yazarı
İlker BerkeGörüntü Yönetmeni Yeşim ÇıtakSenarist
İmre AzemYönetmen Yeşim TabakSinema yazarı
İnan TemelkuranYönetmen Yeşim UstaoğluYönetmen
İnanç KonukçuOyuncu Yıldız Bilgin BayazıtSenarist
İpek KentYapımcı Yunus BoztepeAsistan
İsmail Orhan ToramanYönetmen Yusuf GüvenSinema yazarı
Janet BarışSinema yazarı Yücel ÜnlüYönetmen
Kaan EgeYapımcı Yüksel BudakYapımcı
Kaan KarsanSinema yazarı Yüksel YavuzYönetmen
Kader GülşenYönetmen / Yapımcı Zafer AydenSine-Sen Genel Başkanı
Kadir ÇermikOyuncu Zafer ÖzgentürkYönetmen
Kadir ÖzhanYapımcı Zehra Tuba AtaçKostüm Tasarımcısı
Kadir RengelSanat Asistanı Zeliha Doğan 
Kasım UçkanSenarist Zeynel DoğanYönetmen
Kazım GündoğanYönetmen Zeynep GüzelBelgesel Sinemacı
Kazım KızılBelgesel Sinemacı Zeynep KoloğluSanat Yönetmeni
Kazım ÖzYönetmen Zeynep Nilüfer ÖzçelikSenarist
Kemal AlptekinYönetmen Zeynep SantıroğluYapımcı
Kemal ÖnerYapımcı / Yönetmen Zeynep ÜnalYapım Koordinatörü
Kıvanç SezerYönetmen Ziya DemirelYönetmen
Kibar Dağlayan YiğitYönetmen Zülfiye AkkulakYapımcı
   Zümrüt BurulYapımcı

Siyad Ödülleri Adaylıkları Açıklandı

$
0
0

11 kategorinin 10'unda aday gösterilen 'Abluka', en çok adaylık elde eden film olurken onu 9'ar adaylıkla 'Rüzgarın Hatıraları' ve 'Sarmaşık', 7 adaylıkla 'Nefesim Kesilene Kadar' izledi. Bu yıl 48'incisi verilecek SİYAD Ödülleri, 2 Mart'ta Şişli Kent Kültür Merkezindeki törende sahiplerini bulacak.

Bu yıl 48’inci kez verilecek Türkiye sinemasının prestijli ödülü SİYAD’ın adayları açıklandı. Sinema Yazarları Derneği (SİYAD) üyelerinin oylarıyla 2015 yılında Türkiye’de sinemalarda vizyona giren uzun metraj yerli filmler içinden belirlenen 2015 Türkiye Sineması Ödülleri’nin adaylarında 11 kategorinin 10’unda aday gösterilen ‘Abluka’dikkat çekerken ‘Abluka’yı 9’ar adaylıkla ‘Rüzgarın Hatıraları’ ve ‘Sarmaşık’, 7 adaylıkla ‘Nefesim Kesilene Kadar’ takip etti. ‘Bulantı’ 5, ‘Çekmeceler’ 4,‘Çekmeköy Underground’ ile ‘Toz Ruhu’ üçer, ‘Kuzu’ iki, ‘Guruldayan Kalpler’, Limonata’ ve ‘Nadide Hayat’ birer adaylık elde etti. Ayrıca SİYAD Belgesel Kurulu da belgesel kategorisinde 6 aday belirledi. Kısa metraj dalındaki adaylar ise daha sonra açıklanacak.

 

EN İYİ FİLM
Abluka
Bulantı
Nefesim Kesilene Kadar
Rüzgarın Hatıraları
Sarmaşık

EN İYİ YÖNETMEN
Emin Alper (Abluka)
Özcan Alper (Rüzgarın Hatıraları)
Emine Emel Balcı (Nefesim Kesilene Kadar)
Zeki Demirkubuz (Bulantı)
Tolga Karaçelik (Sarmaşık)
EN İYİ SENARYO
Emin Alper (Abluka)
Özcan Alper, Ahmet Büke (Rüzgarın Hatıraları)
Emine Emel Balcı (Nefesim Kesilene Kadar)
Zeki Demirkubuz (Bulantı)
Tolga Karaçelik (Sarmaşık)
 EN İYİ KADIN OYUNCU PERFORMANSI
Demet Akbağ (Nadide Hayat) 
Nesrin Cavadzade (Kuzu)
Ece Dizdar (Çekmeceler)
Algı Eke (Guruldayan Kalpler)
Esme Madra (Nefesim Kesilene Kadar)
EN İYİ ERKEK OYUNCU PERFORMANSI
Tansu Biçer (Toz Ruhu)
Mehmet Özgür (Abluka)
Ertan Saban (Limonata)
Nadir Sarıbacak (Sarmaşık)
Onur Saylak (Rüzgarın Hatıraları)
EN İYİ YARDIMCI KADIN OYUNCU PERFORMANSI
Şebnem Hassanisoughi (Bulantı)
Nursel Köse (Kuzu)
Tülin Özen (Abluka)
Tilbe Saran (Çekmeceler)
Ece Yüksel (Nefesim Kesilene Kadar)
 EN İYİ YARDIMCI ERKEK OYUNCU PERFORMANSI
Berkay Ateş (Abluka)
Kadir Çermik (Sarmaşık)
Çağlar Çorumlu (Bulantı)
Mustafa Uğurlu (Rüzgarın Hatıraları)
Özgür Emre Yıldırım (Sarmaşık)
 EN İYİ GÖRÜNTÜ YÖNETİMİ
Adam Jandrup (Abluka) 
Norayr Kasper (Çekmeceler)
Vedat Özdemir (Çekmeköy Underground)
Andreas Sinanos (Rüzgarın Hatıraları)
Gökhan Tiryaki (Sarmaşık)
EN İYİ MÜZİK
Ahmet Kenan Bilgiç (Sarmaşık)
François Couturier (Rüzgarın Hatıraları)
Cevdet Erek (Abluka)
Betül Esener, Ezgi Baltaş (Toz Ruhu)
Acarkan Özkan, Uran Apak, Erhan Seyran (Çekmeköy Underground)
EN İYİ KURGU
Özcan Alper, Baptiste Gacoin (Rüzgarın Hatıraları)
Osman Bayraktaroğlu (Abluka)
Ayhan Ergürsel (Çekmeköy Underground)
Evren Luş (Sarmaşık)
Dora Vajda, Emine Emel Balcı (Nefesim Kesilene Kadar)
EN İYİ SANAT YÖNETİMİ
Hüseyin Binay , Aslıhan Tiryaki (Çekmeceler)
İsmail Durmaz (Abluka)
Gamze Kuş (Rüzgarın Hatıraları)
Osman Özcan (Toz Ruhu)
Meral Efe Yurtseven, Yunus Emre Yurtseven (Nefesim Kesilene Kadar)
 EN İYİ BELGESEL
Bakur
Gavur Mahallesi
Hasret
Haziran Yangını
Koloni
Soluk 




Gülümsemeye dair şaşırtıcı gerçekler: Hangi gülümseme ne anlama geliyor?

$
0
0
 Vücut dili kullanımının en belirgin özelliklerinden olan gülümsemenin farklı çeşitleri, altında farklı anlamlar barındırıyor. Tıpkı hissederek gülümsemenin ve mutlu olmadığımız halde gülümsemenin karşımızdaki kişiler tarafından hissedilebiliyor olması gibi, nasıl güldüğümüzün de karşımızdaki kişiler tarafından algılanış biçimi farklılıklar gösterebiliyor.Dudakları kapatarak gülümsemek
Dudaklar kapalı şekilde gülümsemek, gülümsemenin en yaygın olarak kullanılan çeşitlerinden biri. Kolay yapılabiliyor olması, gülümsemek istemediğimiz ancak gülümsememiz gereken durumlarda karşı tarafa kibar ve nazik bir tepki vermeyi daha kolay hale getiriyor. Dudaklar kapalı olarak gülümsemek, çoğunlukla samimi algılanmayan bir gülümseme biçimi. Gerçekten hissederek gülümseyen kişilerden dişlerini göstererek gülümsemelerini bekliyoruz. Her ne kadar orta dereceli bir samimiyet belirtisi olarak algılansa da, karşımızdaki kişinin gülümserken dişlerinin beyazlığına güvenmiyor oluşunun ya da dişlerindeki problemleri gizlemek isteyişinin de dudaklarını sıkı şekilde kapatarak gülümsemeyi tercih etmesinin sebebi olduğunu da aklımızın bir köşesinde bulundurmakta fayda var.
Kendini beğenmiş gülümseme
Kendini beğenmiş ve odağın kendisinde olmasını isteyen insanların çoklukla kullandığı bu gülümseme çeşidinde, dudaklar genelde kapalı ve gülümseme sağa ya da sola çekilmiş olarak bulunuyor. Zaman zaman dudakların aralık olduğu ya da üst dudağın biraz daha kalkık tutulduğu durumlarda da gözlenebiliyor. Dudaklarla birlikte kaşlarda da bir tarafı kaldırmak gülümsemeyi tamamlayıcı olarak kullanılabiliyor.
Kendini beğenmiş şekilde gülümseyen insanların bir çoğu bulunduğu ortamda lider konumunda olmak isteyen ve odak noktası olmak isteyen kişiler. Kalabalık bir ortamda iletişim kurduğunuz kişilere bir süreliğine bu şekilde gülümsemeye devam ettiğinizde sizinle konuşurken çok daha dikkatli ve gergin olduklarını hissedebilirsiniz.
Yarım gülümseme
Kendini beğenmiş gülümsemeye oldukça benzeyen bu gülümseme türü, asimetrik bir görüntü yarattığı ve tam olarak ne yaptığınızın anlaşılmaması nedeniyle en karmaşık ve en farklı tepkiler alabileceğiniz gülümseme çeşidi. Kendine güven, utanma, ilgi, kızgınlık, dominantlık gibi birbirinden çok farklı duyguları yansıtabiliyor.
Ağız açık gülümseme
Ağız açık olarak gülümseme, dişlerin tamamının gösterildiği gülümseme çeşidinden farklı olarak, kahkaha atarken çekilmiş bir fotoğraf görüntüsünü andırır. Bu gülümseme de, şaşırtıcı şekilde çoğunlukla yapay ve samimiyetsiz bir imaj yansıtır. Her ne kadar yapay olsa da, bu şekilde gülümseyen kişiler çoğunlukla umursamaz, ben merkezci ve eğlenceli kişiler olarak tanımlanır. Özellikle fotoğraflarda fotojenik görünmenin en kolay yollarından biri, tüm dişleri göstermek ve ağzınızı olabildiğince açmak. Tabii ki öğle yemeğinde dişinizde maydanoz kalmadığından ve dişlerinizin yeterince beyaz olduğundan emin olduktan sonra:)
Bu içerik http://www.uplifers.com/ tarafından hazırlanmıştır.

Bir boomads advertorial içeriğidir.

Soğuk Kış Günlerinde Sıcacık Sinema Salonları Ve Enfes Kısa Filmler!

$
0
0

27. ULUSLARASI İSTANBUL KISA FİLM FESTİVALİ 
DÜNYA’DAN ve TÜRKİYE’DEN SEÇİLEN EN GÜZEL FİLMLERLE
YAKINDA BAŞLIYOR.

* 2016 OSCAR KISA FİLM ADAYI “AVE MARIA” BU FESTİVALDE SEYİRCİ İLE BULUŞUYOR.

Ülkemizin önde gelen sanat etkinlikleri arasında yer almayı sürdüren ve büyük ilgi gören
“ İstanbul Uluslararası Kısa Film Festivali” bu yıl 27. yaşını kutluyor. 
Program yine kaçırılmayacak yerli ve yabancı kısa filmlerle dolu.

Büyük bir çoğunluğu dünyanın önemli festivallerinden ödüllerle dönmüş olan kısa filmler 03-10 Şubat 2016 tarihleri arasında, ücretsiz olarak seyirciye sunuluyor.  Değişik gün ve saatlerde iki kez, Fransız Kültür Merkezi-Taksimveİtalyan Kültür Merkezi-Tepebaşı, Alman Kültür Merkezi - Galatasaraysinema salonlarında Türkçe alt yazılı olarak gösterilecek.

Program kapsamında, “Kurmaca, Belgesel, Canlandırma ve Deneysel” filmlere yer veriliyor. Festivale toplam 1023 film başvurdu. Kişisel başvuruların dışında, Fransa UNIFRANCE, Polonya Krakow Film Foundation, Almanya Goethe Institut, Italya Roma Film Festival, İspanya Instıtuto Cervantes gibi film merkezleri tarafından seçilen kısa filmler de programda yer aldı.

Festivale başvuran filmler, ön elemeden geçirildikten sonra program belirleniyor ve ulusal filmler, seçkin sinema insanlarından oluşan bir seçici kurul tarafından izlenerek her dalın birincisine “ Festival Başarı Plaketi” veriliyor. Bu yıl ülkemizden toplam 57 film programa alındı. Yabancı filmlerin sayısı ise 80.  Toplam 137 film seyirci ile buluşacak. Bu yılın seçici kurulu; Ali Aga, Beste Bereket, Burcu Aykar, Natali Yeres, Osman Evre Tolga ve Selim Demirdelen’den oluşuyor.

Festival kapsamında, Nâzım Hikmet’in 114. doğum yıldönümü anısına, yönetmen Sadık Aslankara’nın Güney Özkılınç’ın danışmanlığında gerçekleştirdiği “Bursa’nın Nâzım’ı” isimlibelgeselinin galası yapılacak. Bu çalışma, beş yıl sürdü ve bugüne kadar ulaşılamamış birçok tanığın gün yüzüne çıkmasına olanak sağladı

Bu festival, özellikle ulusal sinemamız için bir arsiv görevini de yerine getirmekte, her yıl düzenli olarak yayınlanan festival katalogu, kısa film belleği için önemli bir kaynak oluşturmakta.


Festivalin açılış töreni, 03 Şubat 2016Çarşamba günü, saat 19.00 da İtalyan Kültür Merkezi salonunda gerçekleştirilecek. Gece, “Ulusal Yarışma Ödül Töreni” ile başlayacak. Festival düzenleme kurulu adına Hilmi Etikan konuklara festival ile ilgili bilgi verecek. Daha sonra katılımcılara festivalde gösterilecek yabancı filmlerden bir seçki sunulacak.

Hazırlıkları yaklaşık bir yıl süren ve büyük bir özenle hazırlanan 27 yaşındaki festival, gelişmesini ve bu günlere gelmesini düzenleme kurulunun yoğun çabasına ve izleyicinin göstermiş olduğu büyük ilgiye borçlu.

Bu yıl da aynı ilginin, coşkunun süreceğine ve festivalin daha uzun yıllar yaşayacağına inanıyoruz.


Festival ile ilgili ayrıntılı bilgi için: http://www.istanbulfilmfestival.com       

Festival Etkinlik Programı http://media.wix.com/ugd/9613f2_e80b20f22bf24393a7c8f863fe33d7fb.pdf


BAFTA'lar sahiplerini buldu

$
0
0


  • En İyi Film - Diriliş (The Revenant)
  • En İyi Yönetmen - Alejandro G. Inarritu (The Revenant)
  • En İyi Erkek Oyuncu - Leonardo DiCaprio (The Revenant)
  • En İyi Kadın Oyuncu - Brie Larson (Room)
  • En İyi Yardımcı Erkek Oyuncu - Mark Rylance (Bridge of Spies)
  • En İyi Yardımcı Kadın Oyuncu - Kate Winslet (Steve Jobs)
  • En İyi İngiliz Filmi - Brooklyn
  • En İyi Özgün Senaryo - Spotlight
  • En İyi Uyarlama Senaryo - The Big Short
  • En İyi Animasyon - Inside Out
  • En iyi Makyaj - Mad Max: Fury Road
  • En iyi Özgün Müzik - Ennio Marricone (The Hateful Eight)
  • En İyi Sinematografi - Emmanuel Lubezki (The Revenant)
  • En İyi Kostüm Tasarım - Mad Max: Fury Road
  • En İyi Belgesel - Amy (Asif Kapadia)
  • En İyi Prodüksiyon Tasarım - Mad Max: Fury Road
  • En İyi Kurgu - Mad Max: Fury Road
  • En İyi Ses Tasarım - The Revenant
  • En İyi Görsel Efekt - Star Wars: The Force Awakens
  • En İyi Yabancı Dilde Film - Wild Tales (Damian Szifron)
  • En İyi Yükselen Oyuncu - John Boyega (Star Wars: The Force Awakens)
  • En İyi İngilizce Kısa Film - Operator 
  • En İyi İngilizce Kısa Animasyon Film - Edmond

     

5. Sinema Bloggerları Ödüllerinde Adaylarımız Belli Oldu

$
0
0
Sinema Bir Mucizedir  olarak da dahil olduğumuz Sinema Bloggerları ödüllerinde aday seçme sürecimiz tamamlandı. Bu yıl beşinci defa seçilecek en iyiler 18 Şubat Perşembe günü @SBOdulleri Twitter hesabından duyurulacak.

EN İYİ FİLM
Carol
Inside Out
The Hateful Eight
The Lobster
Mad Max: Fury Road
The Revenant
Sicario
Son of Saul
Spotlight
Youth

EN İYİ YÖNETMEN
Todd Haynes | Carol
Alejandro González Iñárritu | The Revenant
Yorgos Lanthimos | The Lobster
George Miller | Mad Max: Fury Road
Quentin Tarantino | The Hateful Eight

EN İYİ ERKEK OYUNCU
Bryan Cranston | Trumbo
Leonardo DiCaprio | The Revenant
Michael Fassbender | Steve Jobs
Eddie Redmayne | The Danish Girl
Nadir Sarıbacak | Sarmaşık

EN İYİ KADIN OYUNCU
Cate Blanchett | Carol
Brie Larson | Room
Rooney Mara | Carol
Charlotte Rampling | 45 Years
Charlize Theron | Mad Max: Fury Road

EN İYİ YARDIMCI ERKEK OYUNCU
Christian Bale | The Big Short
Benicio Del Toro | Sicario
Tom Hardy | The Revenant
Mark Rylance | Bridge of Spies
Sylvester Stallone | Creed

EN İYİ YARDIMCI KADIN OYUNCU
Jane Fonda | Youth
Jennifer Jason Leigh | The Hateful Eight
Léa Seydoux | The Lobster
Alicia Vikander | Ex Machina
Kate Winslet | Steve Jobs

EN İYİ TOPLU PERFORMANS
The Big Short
Carol
The Hateful Eight
Spotlight
Steve Jobs

EN İYİ ÖZGÜN SENARYO
Ex Machina | Alex Garland
The Hateful Eight | Quentin Tarantino
Inside Out | Pete Docter, Meg LeFauve ve Josh Cooley
The Lobster | Yorgos Lanthimos ve Efthymis Filippou
Spotlight | Tom McCarthy ve Josh Singer

EN İYİ UYARLAMA SENARYO
The Big Short | Adam McKay ve Charles Randolph
Carol | Phyllis Nagy
Mad Max: Fury Road | George Miller, Brendan McCarthy ve Nick Lathouris
The Revenant | Mark L. Smith ve Alejandro González Iñárritu
Steve Jobs | Aaron Sorkin

EN İYİ KURGU
The Big Short | Hank Corwin
Mad Max: Fury Road | Margaret Sixel
The Revenant | Stephen Mirrione
Spotlight | Tom McArdle
Steve Jobs | Elliot Graham

EN İYİ GÖRÜNTÜ YÖNETİMİ
Carol | Edward Lachman
The Hateful Eight | Robert Richardson
Mad Max: Fury Road | John Seale
The Revenant | Emmanuel Lubezki
Sicario | Roger Deakins

EN İYİ PRODÜKSİYON TASARIMI
Bridge of Spies | Adam Stockhausen, Rena DeAngelo ve Bernhard Henrich
Carol | Judy Becker ve Heather Loeffler
Ex Machina | Mark Digby ve Michelle Day
Mad Max: Fury Road | Colin Gibson, Katie Sharrock ve Lisa Thompson
The Revenant | Jack Fisk ve Hamish Purdy

EN İYİ KOSTÜM TASARIMI
Brooklyn | Odile Dicks-Mireaux
Carol | Sandy Powell
Cinderella | Sandy Powell
The Danish Girl | Paco Delgado
Mad Max: Fury Road | Jenny Beavan

EN İYİ FİLM MÜZİĞİ
Carol | Carter Burwell
The Hateful Eight | Ennio Morricone
It Follows | Disasterpeace
Mad Max: Fury Road | Tom Holkenborg
Sicario | Jóhann Jóhannsson

EN İYİ MAKYAJ & SAÇ TASARIMI
Carol
The Danish Girl
Macbeth
Mad Max: Fury Road
The Revenant

EN İYİ SES
Mad Max: Fury Road
The Martian
The Revenant
Sicario
Star Wars: The Force Awakens

EN İYİ GÖRSEL EFEKT
Ex Machina
Mad Max: Fury Road
The Martian
The Revenant
Star Wars: The Force Awakens

EN İYİ İLK FİLM
The Diary of a Teenage Girl | Marielle Heller
Goodnight Mommy | Severin Fiala ve Veronika Franz
Ex Machina | Alex Garland
Lost River | Ryan Gosling
Son of Saul | László Nemes

EN İYİ YERLİ FİLM
Abluka
Bulantı
Çekmeceler
Limonata
Sarmaşık

EN İYİ ANİMASYON
Anomalisa
The Good Dinosaur
Inside Out
The Little Prince
Shaun the Sheep Movie

EN İYİ BELGESEL
Amy
Cartel Land
Kurt Cobain: Montage of Heck
Listen to Me Marlon
The Look of Silence

EN KÖTÜ FİLM
Aloha
The Danish Girl
Fantastic Four
Fifty Shades of Grey

Mustang

Film Fatales İstanbul lansmanı !f İstanbul'da

$
0
0

15. !f İstanbul Bağımsız Filmler Festivali, Film Fatales İstanbul lansmanına  ev sahipliği yapıyor

!f İstanbul Bağımsız Filmler Festivali 15. yılında, TürkiyeSineması’nda yeni bir güç birliği yaratacak olan Film Fatales’e ev sahipliği yapıyor.İlk kez 2013 yılında New York’ta kurulan ve günümüzde farklı ülkelerdeki 16 şubesi ile faaliyet gösteren bir kadın kolektifi olan Film Fatales’in 500’ü aşkın üyesi var. Film Fatales, kadın sinemacılar arasındaki dayanışmayı güçlendirmeyi ve kadın hikayelerinin daha fazla perdeye aktarılmasını sağlamayı hedefleyen bir oluşum.
Esra Saydam ve Nisan Dağ'ın Girişimiyle Kuruldu

!f İstanbul kapsamında, 20 Şubat 2016 Cumartesi saat 13:00’da Tophane Hendek Caddesi’nin sanatsal buluşma mekanıDEPO’da lansmanını yapacak olan Film Fatales İstanbul, üç genç sinemacının, yapımcı/yönetmen Su Baloğlu ile Deniz Seviyesi filmiyle tanıdığımız yönetmenler Esra Saydam ve Nisan Dağ’ın girişimiyle kuruldu. New York Film Fatales’in desteğiyle kurulan ve İstanbul’da çalışmalarına başlayan platform, hedef, işleyiş ve geleceğe yönelik çalışma planlarını festivali bünyesinde gerçekleştirecek bu toplantıda aktaracak. Konuşmaları takiben, katılımcılar ile belirtecekleri görüşler ve yöneltecekleri soruların ışığında kısa bir sohbet gerçekleştirilecek.

Konuşmacılar Hakkında: 


 Columbia Üniversitesi’ndeki yüksek lisanssinema eğitimleri sırasında tanışan Esra Saydam ve Nisan Dağ’ın beraber yazıp yönettikleri ilk uzun metraj filmleri Deniz Seviyesi,Slamdance, Milano ve Adana Altın Koza film festivallerinde ödüller alıp, Varşova, Raindance, İstanbul Film Festivali gibi prestijli festivallerde gösterildi. Film, 2014 yılında Başka Sinema ile vizyonagirdi. Yapımcı ve yönetmen Su Baloğlu, Carleton Üniversitesi'ndeki eğitimini tamamladıktan sonra Türkiye’deki kadın yönetmenlerle ilgili ilk uzun metraj belgeseli Bakış Boşluğu'nun çekimleri sırasında Esra ve Nisan ile tanıştıve bu üçlünün yolları New York’ta IFP proje geliştirme atölyesinde  tekrar kesişti. Su, yapımcılığını üstlendiği yeni projesi Hamarat Apartmanı için,  Esra ve Nisan ise, Esra’nın Soytarı projesi için bulundukları New York’ta, Film Fatales’in kurucusu Leah Meyerhoff ile tanıştılar veİstanbul’da bir Film Fatales yolculuğuna çıkmaya karar verdiler.

Yılın En İyilerini Seçtik

$
0
0

Sinema Bloggerlar olarak bu yıl beşincisi düzenlenen yılın en iyilerini seçtik.

  • EN İYİ FİLM : Mad Max: Fury Road (George Miller)
  • EN İYİ YÖNETMEN : George Miller | Mad Max: Fury Road
  • EN İYİ ERKEK OYUNCU : Leonardo DiCaprio | The Revenant
  • EN İYİ KADIN OYUNCU : Charlotte Rampling | 45 Years
  • EN İYİ YARDIMCI ERKEK OYUNCU : Tom Hardy | The Revenant
  • EN İYİ YARDIMCI KADIN OYUNCU : Jennifer Jason Leigh | The Hateful Eight
  • EN İYİ ÖZGÜN SENARYO : The Lobster | Yorgos Lanthimos ve Efthymis Filippou
  • EN İYİ UYARLAMA SENARYO : Steve Jobs | Aaron Sorkin
  • EN İYİ TOPLU PERFORMANS : The Hateful Eight
  • EN İYİ KURGU : Mad Max: Fury Road | Margaret Sixel
  • EN İYİ GÖRÜNTÜ YÖNETİMİ : The Revenant | Emmanuel Lubezki
  • EN İYİ PRODÜKSİYON TASARIMI : Mad Max: Fury Road | Colin Gibson, Katie Sharrock, Lisa Thompson
  • EN İYİ KOSTÜM TASARIMI : Carol | Sandy Powell
  • EN İYİ FİLM MÜZİĞİ : Carol | Carter Burwell
  • EN İYİ MAKYAJ & SAÇ TASARIMI : Mad Max: Fury Road
  • EN İYİ SES : Mad Max: Fury Road
  • EN İYİ GÖRSEL EFEKT : Star Wars: The Force Awakens
  • EN İYİ YERLİ FİLM : Sarmaşık
  • EN İYİ İLK FİLM : Son of Saul | László Nemes
  • EN İYİ ANİMASYON : Inside Out
  • EN İYİ BELGESEL : Listen to Me Marlon
  • EN KÖTÜ FİLM : Fifty Shades of Grey

Bu yıl Bamya sine-i izleyiciye dönecek!

$
0
0
Bu yıl Altın Bamya Film Ödülü sinema izleyicilerinin www.altinbamya.org sitesinden 15 Mart tarihine kadar yapacağı oylama ile belirlenecek. Altın Bamya Film Ödülü ile birlikte verilecek Akademi Özel Ödülleri de 21 Mart'ta yapılacak Ödül Töreni'nde açıklanacak. 2015 yılında vizyona giren yerli sinema filmleri arasından belirlenen 8. Altın Bamya ÖdülleriFilm Adayları;

1. Aşk Nerede?
2. En Güzeli
3. Eski Sevgiliyi Unutmanın 10 Yolu
4. Kendinol
5. Kırmızı
6. Krallar Kulübü
7. Mucize

Altın Bamya Ödülleri'nin de katkısıyla Türkiye Sineması'ndaki cinsiyetçiliğin azalması ve sonraki yıllarda bu sembolik ödülü verecek aday bulamamak dileğine katılan tüm izleyicileri 15 Mart'a kadar oylarını vermeye davet ediyoruz! Bamya'da tuzunuz olsun!

Bedensel Sınırları Zorlayan 14 Performans

$
0
0
İnsan bedeninin sınırları çerçevesinde gerçekleştirilen eylem estetik kaygı ile buluştuğunda sanat kavramı içerisinde değerlendirilebilir. Marina Abramovic’in başını çektiği performans sanatı öncüleri insan bedeninin, üstünde sanat icra edilen bir sahne olduğunu ileri sürerler. Tiyatro,dans gibi sahne ve gösteri sanatları ile dirsek temasında olsa da buna genel anlamda gerçekçilik üzerinden eleştiri getirirler. Marina Abramovic bu konu hakkında şöyle der “Tiyatroda bir rolü prova eder ve oynarsın. Tiyatroda kan ketçaptır ve bıçak gerçek bir bıçak değildir. Performansta her şey g
erçektir. Bıçak, gerçek bıçak ve kan kandır.”
 Bu sözden hareketle konuya baktığımızda, sinemadaki oyuncuların bu anlamda gerçek dışılıkları yetersiz gibi görünebilir. Bu konu üzerinde çalışırken tamamen bilinçsizce ilk akla gelen performanslara baktığımda bir şey dikkatimi çekti. Neredeyse bütün performanslar, “Bedensel başkaldırı her zaman takdir görür.” görüşünü destekler nitelikte, Akademi ve Altın Küre başta olmak üzere nice prestijli ödüle layık görülmüş.
Söz konusu performansları, gerçekleştiği filmlere göre kronolojik olarak sıraladım. Keyifli okumalar.
1-) Robert De Niro – Raging Bull (1980)
Martin Scorsese – Robert De Niro ortaklığının en iyi filmlerinden Raging Bull’da De Niro, canlandırdığı Jake La Motto karakterinin gençlik dönemi çekimlerinin ardından 30 kilo alarak aynı karakterin zaman kurgusundaki farklılığını belirtmek anlamında gerçekçi bir görsel sunmuştu. Filmin bir sahnesinde de yumruklarıyla Joe Pesci’nin kaburgalarını kırması, içinde bulunduğu karakteri ne kadar içselleştirdiğinin bir kanıtı niteliğinde. Tüm bu adanmışlık ise Robert De Niro’yu efsane statüsüne eriştirecek ödüllerle karşılık bulacaktı doğal olarak.
2-) Leonardo DiCaprio – What’s Eating Gilbert Grape (1993)
Henüz kariyerinin başlarındayken, oldukça zor olan bu performansın altından kalkan Leonardo DiCaprio; daha o zamanlardan ileride büyük bir oyuncu olacağının sinyallerini vermişti. Zihinsel engelli Gilbert Grape rolünde gerçekçi bir hava yakalayan DiCaprio hâlâ alamadığı Oscar ödülüne 18 yaşında ilk defa aday olmuştu.  
3-) Tom Hanks – Cast Away (2000)
Akademi ödüllerinde En İyi Erkek Oyuncu adaylığı getiren Cast Away’deki Chuck Noland performansı için Hanks, yaklaşık 22 kilo vererek rolüne hazırlanmıştı. Bir adada dört yıl boyunca kurtarılmayı bekleyen biri için film boyunca da kilo kaybetmesi, yaşam savaşı verme konusunda oldukça gerçekçi bir görsel sunuyordu. Bu rolü hâlen, Tom Hanks’in filmografisinde ayrı bir yerde durur.
4-) Charlize Theron  –  The Monster (2003)
The Monster filmi için yaklaşık 13 kilo alan Charlize Theron, dışarıdan bakıldığında kolay gibi gözükse de kilo alma sürecinin kendisi için zor olduğunu vurguluyor. Aşırı şeker tüketimi sonucu midesinin bozulduğunu ve kendisini iyi hissetmediğini söylüyor. Bu psikolojinin, canlandırdığı ünlü kadın seri katil Aileen Wuornos performansına katkı sağladığı muhakkak. Bu rolüyle Altın Ayı, Altın Küre ve Oscar kazanması da söylediğimi destekliyor.
5-) Javier Bardem  – Mar Adentro (2004)
Kendi vücudunda hapsolmuş, yatağa bağlı bir hastanın gözünden aktarılan filmde Javier Bardem başarılı bir performans sunuyor. Kısıtlı fiziksel harekete rağmen üstün oyunculuk çıkaran Bardem, ölmek isteyen ama başkasının yardımı olmadan bunu yapamayan bir adamın dilemmasını çok güzel resmediyor. Ötenazi ile ilgili cesur söylemiyle Mar Adentro İspanyol sineması adına oldukça önemli yapımlardan biri.
6-) Christian Bale – El Maquinista (2004) / American Hustle (2013)
Fiziksel değişim konusunda kimse Christian Bale’in eline su dökemez diye düşünüyorum. Zira kendisi bir değil birden fazla film için gerçekten insanın sınırlarını zorlayan bir şekilde kilo alıp vermesiyle ünlü. Bu listeyi yapmaya başladığımda ilk aklıma gelen Bale’in performansları olmuştu. Bu performanslar içinde en özeli, El Maquinista filmi için 3 ayda 82 kilodan 54 kiloya düşerek verdiği 28 kilodur açık ara. Film için planlananın 45 kilo olduğu ama doktorların müdahale ettiği söylenir. Christian Bale bu performansına hazırlanırken günde sadece bir elma, ton balığı, kahve ve su tüketmiş. 2013 yılında 22 kilo alarak hazırlandığı American Hustle filmi ile de En İyi Erkek Oyuncu Oscar’ına aday olmuş ve kilo alıp verme konusunda bir sıkıntısının olmadığını herkese göstermişti.
7-) Mathieu Amalric – Le Scaphandre Et Le Papillon (2007)
Düşünün, sadece tek gözünüzü kırpma dışında hiçbir fiziksel fonksiyonunuzu kullanamıyorsunuz. Hele bunu bir kaza sonucu, hayatınızın baharında birden yaşıyorsunuz. Bunun üstüne ne yaparsınız? Elle dergisinin editörü Jean-Dominique Bauby’nin gerçek  hikâyesini anlattığı kitabından uyarlanan Le scaphandre et le papillon filminde Bauby’yi canlandıran Mathieu Amalric oldukça gerçekçi bir performans sunuyor.
8 -) Russell Crowe – Body Of Lies (2008)
Her zaman öyleydi zaten gibi bir algısı olsa da, Russell Crowe da Body of Lies filmi için 30 kilo almış. 2000 yapımıGladiator filmindeki Maximus rolündeki fit görünümünü ilk akla geldiği için büyük ihtimalle insanlar onu hâlâ öyle hatırlıyor olabilir. Son zamanlarda eski günlerine geri dönmekte sıkıntı yaşadığı da bir gerçek.
9-) 50 Cent – All Things Fall Apart (2011)
Kaslı rapçi kontenjanında müzik hayatına devam ederken, radikal bir karar alıp All Things Fall Apart filmi için 25 kilo veren 50 Cent, her ne kadar başarılı bir sinema performansı göstermese de kendisinin sinema için yaptığı fedakârlıktan söz etmemek mümkün değil.
10-) Jared Leto – Chapter 27 (2007) / Dallas Buyers Club (2013)
Listenin aşağısında bahsedeceğimiz, Dallas Buyers Club’daki rol arkadaşı Matthew McConaughey gibi AIDS’li birini canlandırmak için 18 kilo veren Jared Leto, bundan önce başka bir filmi Chapter 27 için de 30 kilo almıştı. Ünlü şarkıcı John Lennon’un katili Mark David Chapman’ı canlandırmak için iki ay gibi kısa sürede bu görünüme ulaşması hiç de kolay değil.
11-) Anne Hathaway –  Les Miserablés (2013)
Anne Hathaway, Les Miserablés filminin çekiminden önce 3 haftada 10 kilo, filmin çekimi sırasında ise 6 kilo verdi. Zaten normalde de zayıf olan biri için bu tür değişimler oldukça risklidir. Her ne kadar diyet uzmanları ile kontrollü zayıflansa bile sağlık olarak risk her zaman bulunuyor. Bu riskleri göze alıp sanat uğruna bu tür değişimleri göze almalarının performanslarına ekstra değer kattığı bir gerçek.
12-) Kıvanç Tatlıtuğ – Kelebeğin Rüyası (2013)
Kıvanç Tatlıtuğ’un yakışıklı, karizmatik rollerinin ardından hayranlarını şaşırtarak canlandırdığı Muzaffer Tayyip Uslu rolü için geçirdiği değişim filmdeki performansıyla paralel olarak oldukça başarılı. Mert Fırat’la oluşturduğu, genç yaşta veremden ölen iki ünlü şair Rüştü Onur- Muzaffer Tayyip Uslu ikilisinin hayatını perdeye yansıtırken verem hastalığının özelliği olarak zayıf vücut yapıları filmin gerçekliğine katkı sağlıyor.
13-) Matthew McConaughey – Dallas Buyers Club (2013)  
En İyi Erkek Oyuncu Oscar’ının lâyık görüldüğü performansı için 21 kilo veren McConaughey, filmde AIDS hastası birini çok iyi perdeye yansıtıyor. Dallas Buyers Club o kadar iyi ki, bana göre yarıştığı sene En İyi Film Oscar’ını hak ediyordu. McConaughey filme hazırlanma sürecini çok güzel özetlemiş:
Çok zordu. 65 kiloya düşmüştüm; sürekli aç ve sinirliydim. Vücudum ağzı açık ‘besle beni besle beni’ diye ağlayan bir yavru kuşu andırıyordu. Sonra anne kuşun sizi beslemeyeceğini fark ediyorsunuz. Gerçekten zor.”
14-) Eddie Redmayne – The Theory of Everything (2014)
Yakın zamanda vizyona giren, ünlü fizikçi Stephan Hawking’in hayatından kesitler sunan The Theory of Everythingfilmindeki rolüyle Eddie Redmayne’nin performansı göz alıcı. Zaten 87. Akademi En İyi Erkek Oyuncu Oscar’ının ona verilmesi de bunu kanıtlıyor. Hawking gibi büyük bir dehânın, zamanla daha kötüye giden fiziksel zorluklarını taklit tuzağına düşmeden aktarabilmek kolay değil diye düşünüyorum.
*Bu yazı Fil'm Hafızası'ında yayınlanmıştır. 



2016'da Merakla Beklediklerim

$
0
0
  1. Suicide Squad (David Ayer)
Daha şimdiden Heath Ledger’ın Joker performası ile kıyaslanan Jared Leto’nun Joker’ini izlemek için…
  1. Batman v Superman: Dawn of Justice (Zack Snyder)
Canımız ciğerimiz Batman’in yeni filminde Michael Keaton ve Christian Bale sonrası Ben Affleck’in ‘nasıl Batman olamayacağını’ merak ettiğim için… Gerçi George Clooney’den iyi uyacağına eminim.
  1. Inferno (Ron Howard)
Dan Brown sevenlerin kaçırmayacağı filmde, diğer uyarlamaların gediklisi Tom Hanks yine başrolde.
  1. Ghostbusters (Paul Feig)
Şu an çoluk çocuğa karışmış nice insanın vakti zamanında “Büyüyünce ne olacaksın?” cevabıdır, Hayalet Avcıları!Ghostbusters (1984-1989) serisinin son filmi, pozitif ayrımcılık yönü ağır basıp tamamı kadınlardan oluşan kadrosuyla hayli merak uyandırıyor. Çoğu mecrada kötü eleştiriler alsa da orijinal serinin üstüne katacakları merak uyandırmıyor da değil.
  1. Kötü Kedi Şerafettin (Mehmet Kurtuluş)
Yine Hayalet Avcıları filmleri ile büyüyen nesil için özel bir yeri olan Kötü Kedi Şerafettin nihayet beyazperdeye geliyor. Ülke sineması olarak animasyon alanında oldukça geriyiz, oldukça beğenilen bir karakter üzerinden yapılan filmi bakalım müdavimlerinin ve animasyon sinema tutkunlarının beğenilerini karşılayacak mı?
Bonus:
  • İftarlık Gazoz (Yüksel Aksu)

*Fil'm Hafızası'nda alınmıştır.

Oscar Toto, Bakalım Kim Hangi Ödülü Alacak?

$
0
0

OSCAR TAHMİNLERİM

KİM ALIR?

KİM ALMALI?
EN İYİ FİLMThe RevenantThe Revenant
EN İYİ YÖNETMENAlejandro Gonzalez InarrituAlejandro Gonzalez Inarritu
EN İYİ ÖZGÜN SENARYOSpotlightSpotlight
EN İYİ UYARLAMA SENARYOThe Big ShortThe Big Short
EN İYİ ERKEK OYUNCULeonardo DiCaprioEddie Redmayne
EN İYİ KADIN OYUNCUBrie LarsonCate Blanchett
EN İYİ YARDIMCI ERKEK OYUNCUSylvester StalloneTom Hardy
EN İYİ YARDIMCI KADIN OYUNCUKate WinsletJennifer Jason Leigh
EN İYİ KURGUStar Wars Episode VII:
The Force Awakens
Mad Max: Fury Road
EN İYİ GÖRÜNTÜ YÖNETMENİThe RevenantThe Revenant
EN İYİ PRODÜKSİYON TASARIMIMad Max: Fury RoadMad Max: Fury Road
EN İYİ KOSTÜM TASARIMICarolThe Danish Girl
EN İYİ ÖZGÜN MÜZİKStar Wars Episode VII:
The Force Awakens
Mad Max: Fury Road
EN İYİ ÖZGÜN ŞARKIYouthYouth
EN İYİ MAKYAJ & SAÇ TASARIMIMad Max: Fury RoadMad Max: Fury Road
EN İYİ SES KURGUSUMad Max: Fury RoadMad Max: Fury Road
EN İYİ SES MİKSAJIMad Max: Fury RoadMad Max: Fury Road
EN İYİ GÖRSEL EFEKTStar Wars Episode VII:
The Force Awakens
Ex-Machina
EN İYİ BELGESELAmyThe Look of Silence
EN İYİ ANİMASYONInside OutInside Out
YABANCI DİLDE EN İYİ FİLMSon of SaulSon of Saul

Sanatın ‘Engin’ Birikimi: Engin Alkan İle Söyleşi

$
0
0
Tiyatro oyunculuğu ve yönetmenliği, dizi ve sinema oyunculuğu, seslendirme ve daha nice sanat dallarında başarılı işleriyle tanınan, on parmağında on marifet bir sanatçı; Engin Alkan. Kendisine samimi cevapları için teşekkür eder, keyifli okumalar dilerim.
Özlem duyulan bu toplumsal uzlaşma ihtiyacının, bugün için de senaristlere ilham vermesini bekliyorum.
Film sektörünün yanı sıra aynı oranda büyüyen bir de dizi sektörü var. Sizce birbirinden zıt iki sektör müdür bunlar, yoksa birbirini geliştiren iki kardeş sektör mü? Dizi sektörünün oyunculuklar anlamında sinemaya ya da tiyatroya bir katkısının olduğunu düşünüyor musunuz?
Kanımca her iki sektör de gerek teknik altyapı ve ekipman, gerek uzman iş gücü anlamında genel hatlarıyla birbirini geliştiriyor. Ne var ki zaman zaman dizilerin ifade dillerinin sinemada, sinemanın ifade dilinin de dizilerde gelişigüzel kullanımlarının çirkin örneklerine de rastlamak mümkün. Oyunculuk konusu ise daha farklı; sinemanın ağırlıklı olarak dizilerden ziyade tiyatroyla kardeşliğinin daha etkili sonuçlar çıkarabileceğini düşünüyorum. Çünkü dizilerde ehil ve uzman oyuncular kullanmak çok zaruri değildir. Oysa o tür oyuncular tiyatronun olmazsa olmazıdır. Yaratıcı oyuncularla var olan iki sanatsal alan olarak, iki sektör aslında akrabadır.
Ülkemizdeki birçok yetenekli oyuncunun dizilerdeki başarılı performanslarını izliyoruz ama nedense bu başarıların devamı sinema anlamında pek gelmiyor. Sizce bunun nedeni ne olabilir? 
Önceki cevabımda aslında biraz değindim. Bir oyuncunun gelişim sürecinde ilk basamaklar “Ben ne yapardım?”sorusunun yanıtlarıyla aşılır. Burada oyuncudan kendi öznesinin en doğal hâlini, olmayan etkiler karşısında da gerçek tepkiler vererek gerçekleştirmesi istenir. Bu aşamada bir dizide yazılan rol, o role en benzer oyuncular arasından seçilmişse, oyuncu bu basamaktan daha ileri gitmeden gündelik durumları ve duyguları kamera önünde başarıyla gerçekleştirebilir. Ancak kendisine benzemeyen bir karakteri canlandırması gerektiğinde bir diğer aşamaya yani “O ne yapardı?” sorusunun yanıtlarına geçiş yapması gerekir ki bu aşama diğerinden zordur, uzmanlık ve oyunculuk mahareti gerektirir. Sinema yönetmenleri bu aradaki farkı gözetmeden oyuncu seçtiklerinde de doğal olarak dizilerin ölçüleri içinde başarılı olmuş oyuncular daha ağır rollerde hayal kırıklığı yaratabiliyorlar.
Şu an Türk sinemasının içinde bulunduğu durumu nasıl değerlendiriyorsunuz? 90’lı yıllara nazaran bir artışın olduğu kesin ama kalite anlamında sizce nasıl bir düzeydeyiz?
Nostalji hissi objektif olmak zorunda değildir ve yanıltıcıdır. Genellikle bir dönemi hatırlarken en sevdiğimiz örnekler üzerinden öznel sonuçlara varırız. Oysaki her dönemde iyi ile kötü, kaliteli ile kalitesiz örnekler iç içe yaşarlar. Bugün tüm kalitesiz örneklerine rağmen özgün bir sinema dilinin etkili örneklerinin çokluğunu göz ardı etmemiz haksızlık olur.
Eminim sinema için de teklifler geliyordur ama tiyatro ve dizi alanlarına göre sinemada daha az görüyoruz sizi. Seçimlerinizi neye göre belirliyorsunuz?
Üretken biriyim ve tiyatro çok yoğun biçimde vaktimi almakta. Yine de doğru projeler olduğunda vakit ayırmamda bir beis yok. Ne var ki oynamaktan heyecan duyduğum rol önerilerinin de sıklıkla geldiğini söyleyemem. Genellikle komedi oyuncusu olarak kabul gören bir imajım var. Ancak genellikle bana önerilen komedi filmleri maalesef galiz bir komedi anlayışıyla yazılmış oluyor. Aslında çekilen çoğu komedi filmi için böyle bir sorundan söz edebilirim. Bu durumda gerçekten de filmlerde oynamak için heves duymuyorum.
İzlediğim diziler arasında en sevdiklerimden biridir Yedi Numara. Bu sevgimi yaratan nedenlerden biri de sizin hayat verdiğiniz Vahit Ballıoğlu karakteri. Bu rol sizin daha geniş kesim tarafından tanınmanızı sağladı. Kariyeriniz açısından nasıl bir öneme sahip olduğunu düşünüyorsunuz?
Sanat kariyerimin 2000’li yıllar itibariyle bir kırılma noktası var. Oyunculuktan hiç kopmadım ama bu tarihler itibariyle kariyerim daha çok tiyatro yönetmeni olarak devam etti. Dolayısıyla Yedi Numara’nın doğrudan kariyerime çok önemli bir katkısı olmadı. Ancak Yedi Numara’nın benim için sanatsal perspektifimi donatan pek çok şeyi deneyimlediğim iyi bir okul olduğunu söyleyebilirim.
Yedi Numara’nın bu kadar sevilmesini neye bağlıyorsunuz? Oyuncuların samimi performansına mı, dizinin doğal senaryosuna mı?
Her ikisinin de etkili olduğunu düşünüyorum. Buna ek olarak dizinin köylü-kentli, eğitimli-eğitimsiz gibi toplumsal algıda bir araya gelmez ve gerilim yaratan karşıtlıkları mizahın sıcak diliyle ortak bir yaşam deneyiminde bir araya getirmesinin önemli olduğunu düşünüyorum.  Özlem duyulan bu toplumsal uzlaşma ihtiyacının bu gün için de senaristlere ilham vermesini bekliyorum ama Yedi Numara’dan sonra ne yazık ki bu düşün devamı gelmedi.
Yedi Numara örneğinden yola çıkarak şunu sormak istiyorum. Kariyerinize baktığımızda yıllarca tiyatroya emek verdiğiniz hâlde bir televizyon işinden bu kadar ün kazandığınızı görüyoruz. Bu kaderin bir cilvesi midir sizce, ya da televizyon için üretilen sanatın daha tüketilebilir olmasının bir kanıtı mıdır?   Belki bu durumun en acıklısı, yakın zamanda kaybettiğimiz usta aktör Tuncel Kurtiz’in bile yaptığı onca işe rağmen herkesin aklında ‘Ramiz Dayı’ olarak kalmasıdır. Kendisi de bu durumdan şikâyetçiydi sanırım. Bu konu hakkında ne düşünürsünüz?
Bunun şikâyet edilecek bir durum olduğunu düşünmüyorum. Birbirinden farklı kulvarlarda öngörülen tanınma hâlleri bunlar. Ancak algımız “ünlenme” olgusuna öyle bir kilitlendi ki her alanda “başarı” olgusunu “ünlenme” ile bir tutar olduk. Popüler olma konusunda hayatın anlamına kilitlediğimiz toplu bir histeri yaşar gibiyiz. Oysaki taş yerinde ağırdır. Bir yazar, bir pop starın popülaritesiyle nasıl rekabet etme ihtiyacı duymazsa dizi ve tiyatro için de durum öyledir. İş, sizin hedef kitleniz tarafından ne kadar tanındığınızdadır. Benim gibi farklı disiplinlerde üreten sanatçılar için de durum farklı değildir. Çünkü farklı mecraların kitleleri üzerinde gerçekleşen popülaritenin birbirine transferi de pek mümkün olmaz. Eğer tiyatro yaparken hedef kitle üzerinde bir etki bırakmamışsam benim için sorun o zaman başlar.
‘On parmağında on marifet’ sanatçıların başında geliyorsunuz. Seslendirme alanında da kayda değer işleriniz mevcut. Bunlardan bazıları: Şirinler’den Şirin Baba, Susam Sokağı’ndan Edi, yakın zamandaYüzüklerin Efendisi serisinden Samwise, Shrek’den Çizmeli Kedi vs. Dublaj sanatı hakkında neler söylemek istersiniz? Diğer disiplinlere nazaran hak ettiği ilgiyi göremeyen bir dal mıdır sizce? Mesela bu mesleğin duayenlerinden Sungun Babacan’ı sokakta kim görse tanımaz ama sesini duyan dönüp bir daha bakar.
Sungun Babacan örneğiniz çok güzel. Gerçekten de kendisi seslendirme mesleğinin “guru”sudur. Ama dediğim gibi Sungun Babacan’ın meraklıları dışında tanınması gerçekten de gerekli midir? Onu sektörün tanıması ve ona daha insani koşullarda yaşayabilmesi için gerekli koşulları sağlaması yeterlidir. Bu söylediğim önemlidir;  biz seslendirmeciler sektörün en ön sırasında duranlarından olmamıza rağmen, dünyadaki örneklerinin tersine pastanın en az kısmını paylaşırız. Çok küçük kaşeler sebebiyle gelirlerimizi insani bir koşula taşıyabilmek için dur durak bilmeden, gece gündüz stüdyolarda ömür tüketiriz. Sektör bizlere hak ettiğimiz kazancı ve insani çalışma koşullarını sağlasın başka ihsan istemeyiz.
Yakın zamanda yaşadığımız Levent Üzümcü’nün şehir tiyatrolarından ihracı olayını nasıl değerlendiriyorsunuz? Ülke yönetimi olarak zor dönemlerden geçiyoruz ve bu süreçte sizce sanatçının toplumsal görevleri daha da zorunluluk hâline geliyor mu?
Bir sanatçının yaşadığı ülke hakkındaki görüşlerinin hangi gerekçeyle olursa olsun engellenmesi abesle iştigaldir. Eğer ifadelerinde suç teşkil eden hakaret, küfür vb. unsurlar varsa bu konuda da gayet net yasa maddeleri vardır ve işletilmesinde bir mâni yoktur. Levent Üzümcü olayında da görülüyor ki T.C. Anayasası’yla güvence altına alınan düşünce ve ifade hakkının ödenekli tiyatroların dâhil edildiği memurin yasasının yorumu ile çelişkiler barındırdığı aşikârdır. Demokrasi herkes içindir, iş kollarına göre farklılık arz etmemesi gerekir. Velhasıl bildiğim kadarıyla konu Levent Üzümcü tarafından yargıya taşındı, sonucun ne olacağını beraber göreceğiz.
Çalışmaktan en çok keyif aldığınız yönetmen ve oyuncular kimlerdir?
İsim vermem gücenmelere sebep olur. İşini aşkla ve eğlenerek yapan herkesle çalışmak benim için büyük keyiftir.
Şu an genç kuşak oyunculardan beğendiğiniz, gelecekte damga vuracağını düşündüğünüz yetenekler var mıdır?
Elbette var. Çoğuyla çalışmaktayım zaten.
*Bu röportaj Fil'm Hafızası'nda yayınlanmıştır.

SaturDox 2016'nın konuğu Suriye

$
0
0
SaturDox Belgesel Buluşmaları 7. yılında programını Suriye’ye ayırıyor. Yanı başımızda giderek şiddetlenen savaş diplomasisinin iyice görünmez kıldığı, bombaların, kurşunların, füzelerin altında ayakta kalmaya çalışan veya kelle koltukta sınırları aşarak çocuklarına yeni bir hayat arayan Suriyeliler, altı hafta boyunca gerek filmler gerekse söyleşiler aracılığıyla kendilerini anlatacak.

Gösterim ve söyleşilerde sadece beş yıldır aralıksız devam eden savaşın dehşetine değil, Suriyelilerin kendi kültür ve tarihine de kulak verme fırsatı bulacağız. Türkiye’de birçok kentte aynı mahalle ve sokakları paylaştığımız Suriyeli “misafirlerin” yaşadıkları ve hissettikleri belki biz Türkiye vatandaşlarına da ayna tutacak.

Öte yandan seçkideki filmler, trajik bir tarihsel dönemi henüz “yazılmakta” iken belgelemenin, bu işin de özellikle içeriden bir bakışla yapılmasının önemini gösteriyor. Türkiye’deki belgeselcilerin de ülkedeki mülteciler olgusuyla birlikte yaşanan toplumsal dönüşüm hakkında daha fazla belgesel yapmasını dileyelim.
Hamiş Suriye Kültür Evi işbirliğiyle DEPO’da gerçekleşecek etkinliklerde, daha önce Documentarist programında yer alan Suriye filmlerinden oluşturulan altı gösterim yapılacak.

Program şu şekilde;

5 Mart 2016 Cumartesi, 19:00
Hayat, Aşk, Ölüm ve Bazen Devrim Üzerine Gerçek Hikâyeler (True Stories of Life, Love, Death and Sometimes Revolution)

Yön: Nidal Hassan-Lilibeth Cuenca, Suriye-Danimarka, 2012, 64’
Söyleşi: Suriye Devrimi Nasıl Başladı - Devrimin Toplumsal ve Siyasi Arka Planı
Yassin al Haj Saleh (Suriyeli yazar, eski siyasi tutuklu)
Karam Nachar (Suriyeli tarihçi, “al Jumhurriya” editörü)
Danimarkalı sanatçı Lilibeth Rasmussen ve arkadaşı Nidal Hassan, Rasmussen’in Şam’a geldiği 16 Mart 2011’den bir gün sonra Suriye ayaklanmasının başlayacağını tahmin bile edemezlerdi. Farklı kültürlerden gelen bu iki yönetmen, bu tarihi takip eden aylar boyunca, devrim günlerinde geçen aşk, yaşam ve ölüm öykülerini anlatmaya çalışıyorlar.
**
19 Mart 2016 Cumartesi, 19:00
Suriye: Yazılmakta Olan Tarihten Enstantaneler
(Syria: Snapshots of History in the Making)

Yön: Abou Naddara Collective, Suriye, 2013, 53'
Söyleşi: Suriye’nin Diğer Savaşçıları - Devrime ve Savaşa İçeriden Bakan Medya Aktivistleri
Tareq Sham (medya aktivisti, Rakkalı eski siyasi tutuklu)
Şam’da yolunu bulmaya çalışan bir şoför, mutlu, ama kendi kendine ihanet eden bir müftü, silahlarıyla dans eden askerler, babası için yas tutabilmeyi dileyen bir adam, muharebe pantolonu giymiş sakallı bir adamın önünde kahkahalarla gülen bir kadın, gözleri dehşetle gölgelenmiş çocuklar. Tüm bunlar, anaakım medyada “Kötülükler Diyarı” olarak sunulan Suriye imajlarına karşıt olarak bir belgeselcinin çektiği görüntüler. Hepsi de kolektif tarih için bir kayıt oluşturuyor.
**
2 Nisan 2016 Cumartesi, 19:00
Türkiye’deki Suriyeli mülteciler üzerine kısa filmler
Welcome To Turkey
Yön: Özlem Sarıyıldız, 15’
Orman
Yön: Onur Saylak, 14’
Assos Göçmenler
Yön: İmre Azem, 7’
Türkiye'de Mülteci Olmak
Yön: Fatih Pınar, 9’
Söyleşi: Anlatılmamış Hikâyeleriyle Suriyeliler
Yönetmenlerin katılımıyla
Türkiye beş yıldır en çok Suriyeli göçmen alan ülke olduğu halde, geri dönme umudu giderek azalan ve burada yeni bir hayat kurmaya çalışan Suriyeliler hakkında şu ana kadar kısa tanıklıklar dışında belgesel niteliğinde çok şey yapıldığı söylenemez. Bu etkinlikte, konu hakkında yapılan kısa videolardan bir seçki eşliğinde bu eksikliğin nedenlerini, ileride neler yapılabileceğini tartışmak istiyoruz.
**
16 Nisan 2016 Cumartesi, 19:00
Ev (Home)

Yön. Rafat Alzakout, Suriye, 2015, 70’
Söyleşi: Devrim ve Savaş Suriyesi’nde Yaşamak
Marcell Shehwaro (Suriyeli aktivist)
Filmin yönetmeni Rafat, Suriye’de yaşanan karmaşanın içinde sanat ve tiyatroya olan tutkunun birleştirdiği insanlarla birlikte, onların sanatla uğraştıkları ve “Ev” adını verdikleri kurtarılmış bölgeye giriyor. “Ev”de balet Ahmed, asker Muhammed ve eskiden sanat öğretmeni olan Taj Rafat’la umutlarını ve ülkelerinin geleceğine dair hayallerini paylaşıyorlar. Ancak bu hayaller, rejimin rastgele bombardımanı ve IŞİD’in yükselişinin gölgesinde parçalanıp yok olacaktır.
**
30 Nisan 2016 Cumartesi, 19:00
#73
Yön. Rekesh Shehbaz, Irak (Kürdistan Bölgesel Yönetimi), 2015, 24’
Nûjîn (Yeni Yaşam)
Yön. Veysi Altay, Türkiye, 2015, 44’
Söyleşi: Kobane Direnişi
Veysi Altay (belgesel yönetmeni, fotoğrafçı)
#73: Yol, soykırım, toplu katliam ve köleleştirme taşları ile döşeli. Suriye ve Irak’ta konuşlanan IŞİD, Kürdistan’da azınlık olan sayısız Ezidi aileyi tarumar etti. Film, ilk göç dalgasında geride kalan yaşlı akrabalarını kurtarmak için işgal edilen şehrine geri dönen bir adamı anlatıyor.
Nû Jin: “Kadın yaşamdır. Yaşam direniştir. Direniş de Kobanê’dir” sloganıyla Kobanê’de IŞİD’e karşı YPJ saflarına katılan Elif Kobanê (18) adlı savaşçının bir günlük yaşamını konu alıyor. ‘‘Nû Jin’’ ayrıca IŞİD’in 15 Eylül’de Kobanê’ye saldırısına ve YPG, YPJ’nin bu saldırıya karşı beş aylık direnişine bir kadın savaşçının yaşamı üzerinden ayna tutmaya çalışıyor.
 **
14 Mayıs 2016 Cumartesi, 17:30
Suriyeli Kadınlar (Queens of Syria)

Yön. Yasmin Fedda, Suriye, 2014, 70’
Söyleşi: Mülteci Olma Halleri ve Sanatın İyileştirici İşlevi
Gulnar Hajo (çocuk kitapları yazarı, Pages Kitapevi sahibi)
Samer al Kadri (Pages Kitabevi sahibi)
Film, Ürdün’e sürgün edilmiş 50 Suriyeli kadının 2013 yılının Ağustos ayında biraraya gelip, savaş zamanı kadınların mağduriyetini anlatan Antik Yunan trajedisi “Truvalı Kadınlar”ın kendi versiyonlarını oynamalarını anlatır. Kadınlar Truva Savaşının köksüzleştirdiği, köleleştirdiği ve her şeyden mahrum bırakılan kraliçe, prenses ve kendileri gibi sıradan kadınların hikâyelerinde kendi savaş deneyimlerinin canlı bir yansımasını görürler.

2015'de İzlediğim En İyi Filmler

$
0
0
Amy – Asif Kapadia
Amy belgeseli, yılın diğer sağlam filmleri arasından sıyrılarak, benim nazarımda yılın en iyisi olma şerefine nail oluyor. Neden mi? Çünkü; için de gerçek müzik var, gerçek hüzün var, gerçek neşe var. Ölüm var, ayrılık var. Yani ne ararsan her şeyin gerçeği var. Hayatının ve sanatının baharında bu dünyayı terk-i diyar eyleyen, 27’ler kulübünün son üyesi Amy Winehouse için yapılmış Amy, belgesel sinema sektörü anlamında da kalıpları yıktığı için ayrı bir takdiri hak ediyor. 
(Bana göre) Yılın En İyi 10 Filmi
  1. Amy
  2. Mistress America
  3. Youth
  4. Birdman
  5. Une Nouvelle Amie
  6. Mad Max: Fury Road
  7. Southpaw
  8. Cobain: Montage of heck
  9. Life Itself
  10. The Look of Silence
*Fil'm Hafızası'nda yayınlanmıştır.
Viewing all 348 articles
Browse latest View live